Neredeydiniz?

Resim
Düne kadar küçücük bir kız çocuğuydum, aklında kurduğu lunaparkta eğlenen, Bugün kocamanım, büyüdüm. Salıncaklarım yıkıldı, kağıttan kayıklarım battı, oyuncaklarım kırıldı. Öldüm diyecektim az kalsın, Ölmedim... Öyle mağrur ölmedim ki, Meydan okurcasına putlara, Dalga geçer gibi Baybars'la. Öyle hırçın ölmedim ki, Başkaldırır gibi gönlümün Fransa'sındaki ihtilale, yıkar gibi aklımın Berlin Duvarı'nı, Bazen de öyle bir ölmedim ki, Köşebaşında oturan bir dilenci gibi kimsesiz, Durgun bir su gibi sessiz, Müebbet yemiş gibi çaresiz... Sahi siz o zaman neredeydiniz? Ben ölmezken diyorum, Neredeydiniz? Bendeniz Geç Yaşta Büyümenin Zorluğunu Bilenler Derneği Arabuluculuk Komisyon Başkanı Not: Görsel, kendi manipülasyonumdur. Laf eden veya araklayanın uyarı babında elini kırıyoruz (kıps)

Al Beni

İçi boşalmış bir hayattan daha kötüsü, içi hiçbir zaman dolmamış bir yaşamdır...Kadın her anını hayatın içini doldurmak için harcadı...

Sokak aralarında yürürken unuttu kadın adının anlamını...Ankara'da bir sonbaharda...
Kaban giymenin keyif vermediği şehirlerin ayazı, bir insanın eliyle birlikte duygularını da dondurur...Bir çakmağın ateşi yetmez ısınmaya ama aynı çakmağın ateşiyle bir sigara yakılabilir...

Kadın bir sigara yaktı...
Türk kahvesinin yanında içilen keyif sigarası değildi bu...Yaşananların üstüne içilen soğuk suyun yanındaki kederdi bu sefer...

 Para kazanmak için çay satma mecburiyetinde olan küçük çocuk  Çay içermisiniz? diye sordu....
- Öldürür mü?
- Yok abla ne öldürmesi bildiğin çay...
- İçmeyeceğim o zaman...
- ....

Ölmeyi istemek yakışmaz öyle günün her saatine...Bir Pazar günü öğle saatinde ölmek istemez hiç kimse...Katliamların, intiharların,cinayetlerin saati zifiri karanlıktır....

Kadının ölmesi için erken bir saatti, bu yüzden henüz ölmeyecekti....Beklenecek bir şey yoksa eğer, yapılacak en güzel şey bastığın kaldırım karelerini saymaktır...
Kadın yürümeye başladı...
bir, iki, üç, dört.....ikiyüzon, ikiyüz onbir...beşyüzatmış, beşyüzatmışbir...Binüçyüzdoksansekiz...

00:35

Kadın paketindeki son sigarayı çıkardı...Kimsenin bir türlü sevemediği çakmağıyla sigarasını yaktı ve ilk nefesi ciğerlerinde hissetti.. Üflediğinde ise içindeki sevgileri, nefretleri, merhametleri ve bütün iç organlarını bulunduğu yere emanet etti...

Bir damla gözyaşı süzüldü kadının yanaklarından...Cebinden çıkardığı peçeteyle önce göz yaşını sonra kırmızı rujunu sildi...
Kapattı gözlerini ....

Al beni....


(Eski blogdan okuyanlar bilirler)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yaşamanın Önsözü

Neredeydiniz?

Origamiden Kuş Yapımı